31 Mayıs, 2006

ASMA YAPRAĞINDA ENGİNAR, PATATESLİ KOL BÖREĞİ, KAŞARLI KURABİYE VE TUTKULU SÜPRİZ PARFE




Son bir haftadır paylaşmak istediğim tarifler bunlar. En sonunda hepsini birden yayınlamaya karar verdim.

ASMA YAPRAĞINDA ENGİNAR, Sevgili Hatice'den. (Portakal Ağacı)
Bu tarifi, faydalı bir besin olan enginarı severek tüketebileceğimiz bir tarif ararken, Hatice yayınlamıştı. O tarihten bu yana favori enginarlı lezzetimiz.
Biz ve ikram ettiğimiz yakınlarımız tarafından çok beğenildi.Portakal Ağacı'na teşekkürler.

Tarif Hatice' de mevcut ama, eklediğim bir-iki ufak değişiklikle - aktaracak olursam;

-Limonlu sudan çıkardığım enginarlara biraz ekşi sevdiğim için limon suyu sürdüm.
- Enginarın altına asma yaprağı seriyoruz.
- Üzerine zeytinyağlı sarma içi koyuyoruz.
- İkinci bir asma yaprağı ile kapatıp, iplerle bağlıyoruz.
-2 Havuç,2 soğan,yarım çay bardağı zeytinyağı çok az limon suyu ilavesi ve iki kesme şekeri ilave edip, 1 çaybardağı kaynar su ile en son asma yapraklı enginarlarımızı ekleyip, kısık ateşte yumuşayıncaya kadar pişiriyoruz. Piştikten sonra ipleri alıp, ılıkken servis yapıyoruz. Ben üç adet enginarla hazırlıyorum.


PATATESLİ KOL BÖREĞİ

Patatesli Kol Böreği yıllar önce bir gazete de Sana'nın tarifi olarak yayımlanmış, ben de kesip yemek dergileri arasında saklamışım. Geçtiğimiz gün dergileri karıştırırken arasından düşen, sararmış tarifi görüp okuyunca, denemeye karar verdim. Sonuç, lezzet ve görünüm açısından beğeni alınca da sizlerle paylaşmak istedim.

Malzemeler:

- 1 kg. yufka
- 1 kg. haşlanmış patates
- 4 su bardağı eski kaşar (ben tulum kullandım)
- 1 su bardağı yoğurt
- bir tutam dereotu
- 5-6 adet taze soğanın beyaz kısmı
- 4 kaşık Sana margarin olarak geçiyor ama arzuya göre sıvı yağ veya tereyağ kullanılabilir.
- 1 yumurta sarısı

YAPILIŞI:

1- Haşlanmış patates rendeden geçirilir.
2- Rendelenmiş peynir ve yoğurt eklenir.
3- İnce ince doğranmış soğan ve dereotu eklenir.
4- Eritilmiş iki kaşık yağ eklenerek, harç hazırlanır.
5- Beş kısıma ayrılan harç, yufkaya uzunlamasına konulur.
6- Yuvarlak bir tepsinin ortasından başlayarak sarılır.
7- Üzerine erittiğimiz diğer iki kaşık yağ ve yumurta sarısı karıştırılarak sürülür ve fırına verilir.

KAŞARLI-SUSAMLI KURABİYE

Bu tarif te Sofra Dergisi'nin 1997 lerdeki sayılarından birinden. Bu aralar eski dergilere göz atıyorum zaman zaman. Bu tarifi görünce Maraş'tan kilo işi aldığım susamları senesi gelmeden kullanayım düşüncesi ile çocuklara yapayım dedim. Artık yaz çiçekleri ile süslemeye çalıştığımız balkon sezonumuzu da açtığımız için, hafta sonu çayın, meyve suyunun yanında, bizim sınırlı lezzetleri tüketme ısrarındaki çocukların severek atıştırması hoşuma gitti. Tarife gelecek olursam.

-Bir su bardağı eritilmiş yağ
- 2 yumurta+ 1 yumurta akı
- 2 kaşık yoğurt + 1 kaşık sirke
- rendelenmiş kaşar
- susam
-Un, tuz, 1 tatlı kaşığı kabartma tozu

YAPILIŞI

Susam, kaşar ve yumurta akı hariç tüm malzeme ile kulak memesi yumuşaklığında bir hamur hazırlanır. Hilal gibi şekil verilir. Önce yumurta akına, sonra susama bulanarak fırına verilir. Piştikten sonra fırın sıcakken kaşar serpilir. Kaşarlar eriyince mümkünse tam soğuyup katılaşmadan, çay veya meyve suyu ile servis yapılır.

Bugünlük bu kadar olsun. Tutkulu süpriz parfeyi de müsait olduğum en yakın zamanda eklemek dileği ile hoşçakalın.

(Fethipaşa'dan yeşil ve deniz birarada olduğu güzellikler görmek isterseniz www.gulirana.blogspot.com a bekleriz)



Posted by Picasa

29 Mayıs, 2006

TOKAT'TAN GELEN LİFLERDEN




Zaman zaman kendi kendime dile getirdiğim bir husus vardır, çok beğendiğim bazı şairler ve şiirleri için bunlar olmasaydı şiir yazabilirmiydim derim. Öyle ki söylenmesi gereken herşeyi, neredeyse bütün duyguların karşılığını bulabilirsiniz şiirlerinde.

Elişilerle ilgili de aynı şeyleri hissederim. Bizim kızlar ve çevremdeki diğer bazı insanlar olmasaydı daha çok işler yapmak isterdim ve yapardım sanıyorum. Bu lifleri kızkardeşim yapmış. Tokat ziyaretim sırasında bavuluma koymuş, tam kırk tane.Üç-beş tanesini görüntüledim. Daha çeyizde yaptıkları ve sonrasında yapılanlar duruyor. Çocuklar içinmiş bunlar. Ne diyeyim, daha ilköğretimdeki çocukların bir atı ile üç nalı eksik evlenmek için.

Hafta sonu işe geldim. Kalan zamanda bir seminere katıldım ve çıkışta oğlumu parka götürdüm. Park havuzunda uzaktan kumandalı vapurları ile oynayan beyler gördük. Bu oğluşumun bir filmden dolayı çok fazla arzu ettiği bir oyundu. Bu oyuncakları nereden temin ettiklerini sorduk, zira oğluşum aşırı heyacanlandı, öğrenmek istedi. Cevap; al sana bir kaya, nereye dayarsan daya cinsinden. Hanımefendi siz bunu alamazsınız. Niye ki, Türkiye'den almadınız mı? Yok Türkiye'den, Kızıltoprak'tan ama sizin almanız mümkün değil. Hafif bir istihza da var bu arada, kırkında oyun oynayan beyefendilerin. Niye o, diyorum. Çünkü çok pahalı alamazsınız. İyice tepem attı, nereden anladınız beyefendi, muhasebe işlerimize siz mi bakıyorsunuz dedim. Dedim de ne oldu, adam hala alamazsınız diyorum alamazsınız çok pahalı bu, terennileri içindeyken uzaklaştık yanlarından.

Buna, görgüsüzlük mü denir, ön yargı mı denir, ne oldum delisi olmakmı denir, size bırakıyorum artık.

Dün akşam kızımın, bugün de oğluşumun yıl sonu programı var. Öğretmeni sahne de sıkılır da duramazsa diye biraz tedirgin bizim hiperaktif özellikli oğluşumuzdan. Gösteriyi sevdiği için ve geçmişteki oyunlarından hareketle iyi bir sonuç çıkaracağını düşünüyorum ama, yine de onların tedirginliği bana da yansıdı. Aliş'e dua ederseniz mutlu olurum teyze/ablaları. Hoşçakalın.








 Posted by Picasa

24 Mayıs, 2006

 Posted by Picasa

KIZKARDEŞİMDEN PAPATYA ÖRTÜ

Papatya danteli Tokat'ta Atlasjet'in azizliğine uğrayıp, mecburi izin uzattığımızda, kızkardeşimden görüntüledim. Polyester iple örülmüş ve kumaşa geçirilmiş bir örtü.
Ben de dantelle kumaşı bir arada sevenlerden olduğum için çok beğendim ve paylaşmak istedim.




 Posted by Picasa

22 Mayıs, 2006

TOKAT EKMEĞİ İLE BİR BAHAR KAHVALTISI

Tokat ekmeği iki çeşit. Aşağıda görülenden başka, esmer, şekil olarak trabzon ekmeğini andıran bir çeşiti daha var. O ekmeği yumurta ve galete ununa bulayarak kızartılmasını çok severdim. Çok az yağ çeken lezzetli bir ekmek. Bu halka şeklinde olanları Sivas'ın köylerinde hanımlar tandırda yapıyorlardı. Benim hayatımın tek köy macerasında,ilkokulun ilk yıllarında bir yaz tatilinde, tandırda kor ateşte yavaşça pişirilen ve kıtır kıtır olanları kollarıma takarak, hem köyü gezmiş, hem yemiştim. Bana nostalji yaşatan bu ekmekleri, Tokat'tan dönüşte bir bakkalda gördüm ve hemen alarak, anneciğime getirdim. Hoşçakalın. Posted by Picasa

KOLYE

Bu kolyeyi takı açılışlarına katıldığım hanımlar klübünden almıştım. Bu postta picasa da ilk çalışmam olacak. Sevgili meslektaşım Hülya'ya teşekkürler. Posted by Picasa
Posted by Picasa

RESİM YÜKLENEMİYOR

Merhabalar
Geçtiğimiz hafta başından beri resim yüklemede sıkıntı yaşıyorum. Çilek etkinliği resimlerini güç bela başarmıştım ama, onlardan sonra yeni post mümkün olmuyor. Sadece benim yaşadığım bir problem mi genel mi bilemiyorum. Hepinize mutlu bir hafta dileği ile hoşçakalın.

15 Mayıs, 2006

ÇİLEKLİ TAVUK GÖĞSÜ

Çilekli Tavuk Göğsü'nü Tarif Defteri'nden Bhuket' ten almıştım. Bu ay ki etkinlik için yapmak istedim.Az bir kısmını eve ayırarak, çoktandır bir ikram yapıp göndermek istediğim arkadaşlardan birine gönderdim. Normalde tavuk göğsü yapıyordum ama, çileklisi bana, ortaokulda yaptığımız meyve suyuyla hazırlanan pelteleri hatırlattı, çok sevdiğim bir lezzet olduğu için hemen denedim. Sonuç çok hoşuma gitti. Sadece bir daha ki sefere, daha fazla şeker eklemeye karar verdim, bize biraz az geldi tatlısı. Ayrıca tüm tavuk göğüslerinde yaptığım gibi, damla sakızı ekledim. Bhukete çocukluğumun tatlarını yeniden tadmama vesile olduğu için teşekkürler. Gelelim tarifine.
ÇİLEKLİ TAVUK GÖĞSÜ

1/2 Paket margarin.

3 fincan un

1 lt. süt

8 yemek kaşığı şeker (ikincisini yaptığımda artıracağım)

vanilya (ben damla sakızı kullandım)

ÜZERİ İÇİN:

1/2 kg. çilek

2.5 yemek kaşığı şeker

1 yemek kaşığı nişasta

HAZIRLANIŞI:

Margarin eritilir, un sararıncaya kadar kavrulur. Şeker ve süt yavaş yavaş eklenir. Kaynayıncaya kadar sürekli karıştırılır. Damla sakızı eklenip altı kapatılır. 30 dakika mikserle çırpılır. Kaba alınır. Çilekler rondodan geçirilir. Şeker ve nişasta eklenip yavaş yavaş karıştırılır. Kaynadıktan sonra tavuk göğsünün üzerine alınır. Buzdolabında iyice dinlenip, soğuyunca servis yapılır.



12 Mayıs, 2006

Merhabalar

Yolculuğumuzdan dün sabah sağ-salim döndük. Atlas jetin azizliğine uğrayarak, son iki gün havalanına gittik-geldik. En sonunda otobüsle dönmek zorunda kaldık. İlk kez Tokat'tan Istanbul'a yolculuk yaptık. Yol güzergahı oldukça yeşil, manzaramız güzeldi. Atlas-jet'in yaşattığı üzüntüyü, sevecen Tokat'lı dostlarımızla atmaya çalıştık. Tokat'lıların 2.lige yükselmesinin oluşturduğu sevince ortak olmak da oğluşuma iyi geldi, her ne kadar silah sesleri beni tedirgin etse de.

Aslında sizlerle paylaşmak istediğim epey bir görüntü oluştu elimde. Ama bugün bloggerda problem yaşıyoruz ve resim ekleyemiyoruz. Görüşmek üzere, hoşçakalın derken, yüreğinde sevgi, fedakarlık olan, kendini anne hisseden tüm hanımların günü kutlu olsun diyorum.


03 Mayıs, 2006

TAKILAR, TAKILAR

Takılar, takılar... Takı deryasına düştük dün ve bazı standları görüntüledim. Çalıştığım ilçede, bir hanımlar klubü var. Hanımlara eğitim ve el sanatları kazandırma gibi hizmetleri olan. Dün takı sergisi açılışlarına davetliydik.
Sertifika dağıtımı, canlı sanat müziği konseri ve klüb bahçesinde ikramlardan oluşan bir programdı. Herşey güzeldi, altın kızlar gibi hem çalıp, hem icra eden kızlarımız, çok başarılı idi. Sadece hava soğuktu, yola çıkmadan önce hasta olacağım diye endişelendim. Resimlere tıklanırsa büyük hali daha çok fikir veriyor.

Oğluşum ve ben yarın sabah yola çıkacağız. 4 gün buralarda olmayacağız kısmetse. Annemi ziyaret edeceğiz ama Sivas havalanı tadilatta olduğu için Tokat'a ineceğiz. Böylece, Tokat'ta yaşayan kız kardeşimi de birkaç saat görmüş olacağım. Dönüşe kadar, hoşçakalın.





Bu bizim minik Ayşemizin uzaklardaki Anneannesi için verdiği poz. (Pozumuz pek ustaca ama, ağzımız, yüzümüz çikolata.) Anneannesi Ayşe'yi en son Temmuz Ayında görmüştü. Amme hizmeti yapıyoruz biz de böylece.