07 Eylül, 2006

Berat Kandilinizi kutlar, güzelliklere vesile olmasını dilerim. Zulmün, savaşın, öldürülen bebeklerin görülmediği bir dünya olması duası ile, itibarhaber.eu isimli sitede okuduğum bir kandil yazısını sizlerle paylaşmak istiyorum. Güzel günler dilerim.
BERAT GECESİ BERAT ALMAK İÇİN
nasıl ihya edilmeli?

BERAT GECESİ
07 Eylül Perşembe gününü; Cuma gününe bağlayan gece, Ramazan ayının habercisi, Şaban ayının 15. gecesi olup BERAT kandilidir. Berat kandili Müslümanların, sınırsız af ve merhamet sahibi olan Yüce Allah'a sığınarak günahlardan arındıkları, ilâhî lütuf ve bereketlere eriştikleri müstesna zaman dilimlerinden birisidir. Aslı "Beraet" olan ve Türkçe'ye "Berat" olarak giren bu kelimenin sözlük anlamı: "Borçtan, hastalıktan, suç ve cezadan kurtulmak"tır. Dînî literatürde ise: "Günahlardan arınmak, temize çıkmak, ilahî af ve rahmete nail olmak" mânasını ifade etmektedir. Buna göre Berat gecesi, Allah Teâlâ'nın affı ve bağışlaması ile Müslümanların günahlardan arınmasına ve kurtuluşlarına bir vesiledir. Allah Teâlâ, bu mübarek gecede, kendisine yönelip af dileyen mü'min kullarına, cehennemden kurtuluş beratı verir. Berat gecesine, bereketli ve feyizli bir gece olması sebebiyle, "Mübarek"; kulların günahlarının affolunması ve temize çıkmaları sebebiyle, "Beraet"; kulların ihsana kavuşmaları nedeniyle: "Rahmet"; geceyi iyi değerlendiren kulların seçilerek salih kullar arasına alınması sebebiyle: "Beraet ve Sakk" adı da verilir. Berat gecesi hayırlarla dolu olayların meydana geldiği bir gecedir. Berat gecesini, bu derece yücelten husus, Berat gecesinin kudsiyeti, Kur'an–ı Kerim'in bu gecede Levh–i Mahfuz'dan dünya semasına indirilmiş olması ile alâkalıdır. Cenab–ı Hak şöyle buyurur:"Ha Mim, (helâl ile haramı ve sair hükümleri apaçık bildiren bu) kitab (Kur'an–ı Kerim)e yemin ederim ki, gerçekten biz onu mübarek bir gecede indirdik. Muhakkak biz (hak din İslâm'dan yüz çevirenleri) uyaranlarız. (O, öyle bir gecedir ki, bu geceden gelecek senenin aynı gecesine kadar rızıklar, eceller ve benzeri) her hikmetli iş katımızdan bir emir ile o zaman ayrılır. Hakikat biz, Rabbinden bir rahmet (eseri) olarak (peygamberler) gönderenleriz. Şüphe yok ki Allah Teâlâ (her şeyi) hakkıyla işitenin, (her şeyi de) kemaliyle bilenin ta kendisidir."(1)Âyet–i kerimede geçen "mübarek gece"den maksat, bir tefsire göre Berat gecesidir. Bu tefsir sahiplerinin sahih kabul ettiği rivayetlere göre: Kur'an–ı Kerim'in tamamı, bu gecede Levh–i Mahfuz'dan dünya semasındaki Beyt–i Ma'mur'a indirilmiş, sonra da Kadir gecesinden itibaren Cebrail vasıtasıyla Peygamber Efendimiz'e peyderpey indirilmiştir.(2) Ayrıca Kıblenin Kudüs'teki Mescid–i Aksâ'dan Mekke–i Mükerreme'deki Kâbe istikametine çevrilmesinin hicretin ikinci yılında Şaban ayının 15'inde vuku bulması da bu geceye ayrı bir önem kazandırmaktadır. Bu önemli iki hâdise münasebetiyle Berat gecesine mahsus şu beş haslet vardır.MAHLÛKATIN MUKADDERATIBU GECE YAZILIR1– Mahlûkatın bir sene içerisindeki rızıkları, zengin veya fakir, aziz veya zelil olacakları, ihya (diriltme) veya imate (öldürme) edilecekleri, ecelleri gibi her mühim iş bu gece tefrik edilir, görevli meleklere verilir. Cenab–ı Hak şöyle buyurur: "…(O, öyle bir gecedir ki, bu geceden gelecek senenin aynı gecesine kadar rızıklar, eceller ve benzeri) her hikmetli iş katımızdan bir emir ile o zaman ayrılır.…"(3)Berat gecesi, ilâhî emirlerin Levh–i Mahfûz'dan yazılmasına başlanır. Kâtip melekler bu geceden, gelecek seneki aynı geceye kadar olan olayları yazar ve bu, "Kadir gecesi" bitirilerek, rızıklara ait nüsha Mikâil'e; musibetlere ait nüsha Azrail'e; harplere, zelzelelere, yıldırımlara, çöküntülere ait nüsha da Cebrail'e teslim olunur. Osman b. Ahnes'den rivayete göre Resûlullah şöyle buyurdu:
"Şaban'dan Şaban'a eceller belirlenip (görevli meleklere bildirilir), o kadar ki adam evlenir, çocuğu olur, oysa ismi ölecekler arasına (yazılıp) belirlenmiştir."(4)Hz. Aişe'den rivayete göre Resûlullah şöyle buyurmuştur:"Allah Teâlâ, hayrı şu dört gecede yazdırır:a) Kurban Bayramı gecesi,b) Ramazan Bayramı gecesi,c) Şaban ayının yarısı gecesi yani Berat gecesi. Bu gece, Allah Teâlâ, ecelleri ve rızkı yazar. Hacca gidecekler de bu gece yazılır.d) Sabah namazı vaktine kadar Arefe gecesi..." Diğer bir rivayete göre, "Onlar beş gece olup biri de: cuma gecesidir."(5)Binaenaleyh, muhterem okuyucu! Gelin… Mukadderatımızın tayin ve tesbit edildiği bu mübarek gecede, çok çok dua edelim.BU GECEKİ İBADETLER
HER ZAMANKİNDEN FARKLIDIR2– Berat gecesinde yapılan ibadetin fazileti büyüktür. Bu gece hakkında Hz. Ali'den rivayete göre Resûlullah şöyle buyurdu:"Şaban ayının yarısı yani Berat gecesi olduğu zaman kalkınız, o geceyi ibadetle geçiriniz, gündüzünde de oruç tutunuz. Çünkü Cenab–ı Hak, güneşin batmasıyla birlikte (rahmet ve ihsanıyla, gufran ve inayetiyle) dünya semasına tecelli eder ve şöyle buyurur: Günahlarının bağışlanmasını isteyen yok mudur? Onu bağışlayayım. Rızık isteyen yok mudur? Onu rızıklandırayım. Bir derde düşen yok mudur? Ona afiyet vereyim (o dertten kurtarayım). Şöyle olan yok mu? Böyle olan yok mu? (Ve bu hitap) fecir doğuncaya kadar devam eder."(6) "Allah Teâlâ'nın dünya semasına tecelli etmesinden" murad: O'nun rahmet ve bereketinin, hayır ve nimetinin inmesi; sema kapılarının açılması, duaların süratle kabul edilmesi, kullarına rahmet ve merhametle bakmasıdır.Binaenaleyh, bu mübarek gecede yapılacak olan ibadet ve taatta, kılınacak olan kaza veya nafile namazlarında birçok sevap vardır. Bakınız… Rabbimiz nida buyuruyor: "Günahlarının bağışlanmasını isteyen yok mudur? Onu bağışlayayım." –Biz varız, ya Rabbi! diyelim. Günahlarımıza tevbe, istiğfar edelim."Rızık isteyen yok mudur? Onu rızıklandırayım."–Biz varız, ya Rabbi! Bize helâl, bol rızık nasip eyle, diyelim."Bir derde düşen yok mudur? Ona afiyet vereyim (o dertten kurtarayım)."–Biz varız, ya Rabbi! diyelim. Dertlerimizi, hastalıklarımızı, sıkıntılarımızı, müşküllerimizi söyleyelim. Rabbimizden halletmesini isteyelim.RAHMETİN
BOL OLDUĞU GECEDİR3– Allah Teâlâ'nın rahmeti bu gece taşar da taşar. Hazreti Aişe validemiz bu geceyi bize şöyle anlatıyor:"Günün birinde Hazreti Peygamber yanıma girdi. Elbisesini çıkardı, aradan pek bir zaman geçmeden tekrar giyindi. Bunun üzerine beni büyük bir kıskançlık sardı. Kuma (ortak)larımdan birinin yanına gidecek sandım ve çıkıp peşini takip ettim. (Medine'nin kabristanı olan) Bakîu'l–gargad (Cennetül Bakî)de kendisine eriştim. Mü'minlere ve şehidlere istiğfar ve dua ediyordu. Kendi kendime: –Anam babam sana feda olsun, Ya Resûlallah! Sen Rabbinin rızası uğrunda, ben ise dünya peşindeyim, diyerek döndüm. Soluk–soluğa odama girdim. Ardımdan da Resûlullah bana ulaştı ve:–Ey Aişe! Bu soluk soluğa nefes neyin nesi? diye sordu. Ben: –Ya Resûlullah! Anam babam uğruna feda olsun! Yanıma geldiniz, elbisenizi çıkardınız. Sonra fazla durmadan tekrar giyin(ip git)tiniz. Beni kıskançlık tuttu. Ortaklarımdan birinin yanına gideceğinizi zannettim. Nihayet sizi Bakî (kabristanın)da (dua ve istiğfar) yaparken gördüm, dedim. Resûl–i Ekrem şöyle buyurdu: –Ey Aişe! Allah ve Resûlü sana haksızlık edecek diye mi korkuyorsun? Fakat bana Cebrail geldi ve şöyle dedi: "Bu gece Şaban'ın yarısı gecesidir. Cenab–ı Hak bu gecede Benî Kelb kabilesinin koyunlarının tüylerinin sayısı kadar kimseyi Cehennemden âzâd eder. Fakat bu gece Allah; müşriklerin, kincilerin, akrabaları ile münasebeti kesenlerin, hayat ve ihtişamlarına mağrur olanların, ana ve babalarına isyan edenlerin, içki düşkünlerinin yüzlerine bakmaz. Sonra Resûl–i Ekrem elbisesini çıkardı. Bana: –Ey Aişe! Bu gece ibadet etmeme müsaade eder misiniz?" buyurdu. Nezakete bakın!... Cevapta da aynı zarafet ve güzellik... –Evet, sana anam babam feda olsun, ya Resûlallah! dedim. Sonra Hz. Peygamber namaza kalktı. Secdeye kapanıp uzun müddet kaldı. Vefat etti diye endişelendim. Kalktım elimle yokladım. Elimi ayağının iç kısmına koydum, kımıldadı. Ben de sevindim. Secdede şöyle dua ve niyaz ettiğini işittim: "Allah'ım! Azabından affına, gazabından rızana sığınıyor; senden yine sana sığınıyorum. Zatın yücedir. Sana karşı senayı sayıp bitiremem. Sen kendini nasıl sena ettinse öylecesin."Sabah olunca, bunları Resûl–i Ekrem'e söyledim. O da: –Ey Aişe! Bunları öğrendin mi? dedi. –Evet, ya Rasûlallah! dedim. Resûl–i Ekrem: –Bunları hem öğren hem de başkalarına öğret. Zira bunları bana Cebrail öğretti ve secdede bunları tekrar etmemi emretti, buyurdu.(7)BU GECE AF GECESİDİR4– Bu gece mağfiret gecesidir. Ebû Musa el–Eş'arî'den rivayete göre Peygamber Efendimiz şöyle buyurdu."Muhakkak Allah Teâlâ, Şaban ayının yarısı, yani Berat Gecesi (kullarına rahmetle) bakar ve herkesi mağfiret eder. Yalnız müşrik olan kimse ile düşmanlık eden, kin ve husumet besleyen kimseyi mağfiret etmez."(8) Ebû Hüreyre'den rivayete göre, Resûlullah Efendimiz şöyle buyurmuştur:Şaban ayının yarısı, yani Berat gecesinin ilk vaktinde Cebrail bana geldi, şöyle dedi. –Ya Muhammed! Başını semaya kaldır...Sordum: –Bu gece nasıl bir gecedir? Şöyle anlattı: –Bu gece, Allah Teâlâ, rahmet kapılarından üç yüz tanesini açar. Kendisine şirk koşmayanlardan hemen herkesi bağışlar. Meğerki, bağışlayacağı kimseler büyücü, kâhin, devamlı şarap (alkollü içki) içen, faizciliğe ve zinaya devam eden kimselerden olalar. Bu kimseler tevbe edinceye kadar, Allah Teâlâ onları bağışlamaz. Gecenin dörtte biri geçtikten sonra Cebrail yine geldi ve şöyle dedi.–Ya Muhammed! Başını kaldır... Bir de baktım ki, cennet kapıları açılmış. Cennetin birinci kapısında da bir melek durmuş şöyle sesleniyor: –Ne mutlu bu gece rükû edenlere!.. İkinci kapıda da bir melek durmuş şöyle sesleniyordu:–Bu gece secde edenlere ne mutlu!.. Üçüncü kapıda duran melek de şöyle sesleniyordu: –Bu gece dua edenlere ne mutlu!.. Dördüncü kapıda duran melek de şöyle sesleniyordu:–Bu gece Allah'ı zikredenlere ne mutlu!.. Beşinci kapıda duran melek de şöyle sesleniyordu:–Bu gece Allah korkusundan ağlayan kimselere ne mutlu!.. Altıncı kapıda duran melek de şöyle sesleniyordu:–Bu gece Müslümanlara ne mutlu!.. Yedinci kapıda da bir melek durmuş şöyle sesleniyordu:–Hiçbir dilekte bulunan yok mu ki, kendisine dilediği verilsin? Sekizinci kapıda duran melek de şöyle sesleniyordu: –Günahının bağışlanmasını dileyen yok mu ki, günahları bağışlansın?Bunları gördükten sonra, Cebrail'e sordum: –Bu kapılar ne zamana kadar açık kalacak? Şöyle dedi: –Gecenin ilkinden, tan yeri ağarıncaya kadar. Sonra şöyle dedi: –Ya Muhammed! Allah Teâlâ, bu gece, Kelb kabilesinin koyunlarının tüylerinin sayısı kadar kimseyi cehennemden azad eder".(9)Bütün bu hadis–i şeriflerden anlaşıldığına göre Peygamber Efendimiz, bu gecenin mübarek bir gece olduğunu, Müslümanların bu gecede Berat'a mazhar olacaklarını ancak tevbe etmedikleri takdirde, şu kimseler affedilmeyeceklerdir:

1– Allah Teâlâ'ya şirk koşanlar. Bilindiği üzere en büyük günah Allah Teâlâ'ya ortak koşmaktır. Zatında ve sıfatlarında tek olan, eşi, dengi ve benzeri bulunmayan Allah Teâlâ'ya eş koşanları, O, affetmiyeceğini, bunun dışında kalan günahları dilediği kimselerden bağışlayacağını Kur'an–ı Kerim'de şöyle bildirmiştir:"Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz, bundan başka günahları dilediği kimse için bağışlar. Allah'a ortak koşan kimse büyük bir günah (ile) iftira etmiş olur. Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz, ondan başka günahları dilediği kimse için bağışlar. Kim Allah'a ortak koşarsa büsbütün sapıtmıştır."(10)

2– Kin besleyenler. Bir Müslümanın kalbi başkalarına karşı kesinlikle kin tutmayacak, affedici olacak. Çünkü bu dünyadaki ömür, düşmanlıklarla geçirilecek kadar çok değil. Allah Teâlâ için düşmanlık hariç tabiî.

3– Zina edenler. Zina çok büyük günah. Kur'an–ı Kerim'de değil yapmak, yaklaşılması bile yasaklanmaktadır. Cenab–ı Hak şöyle buyuruyor: "Zinaya yaklaşmayın. Zira o, bir hayâsızlıktır ve çok kötü bir yoldur."(11)Âyet–i kerimede, "zina etmeyin" denilmeyip de "zinaya yaklaşmayın" buyrulması ilgi çekicidir. Buna göre yalnız zina değil, kişiyi zina etmeye sevk eden; dinen namahrem olan kimselerle başbaşa kalmak, senli–benli, çekici olmak vb. yollar da yasaklanmıştır.

4– Sıla–i rahmi yani akrabaları, dostları ve yakınlarıyla akrabalık bağını, gidiş–gelişi, irtibatı kesen kişi.

5– Yol kesiciler.

6– Hayat ve ihtişamlarına mağrur olanlar.

7– Ana–babalarına karşı gelenler.

8– Bir Müslümanı kasten öldürenler.

9– İçkiye düşkün olanlar.
Evet, bütün bunlar tevbe etmedikleri takdirde, bu mübarek gecede aff–ü mağfirete nail olamayacaklardır.

PEYGAMBERİMİZEŞEFAATIN TAMAMI VERİLDİ

Bu mübarek gece Peygamber Efendimiz'e şefaat hakkının tamamı verilmiştir. Çünkü Peygamberimiz, Şaban'ın on üçüncü gecesi ümmeti hakkında şefaat niyaz etmiş, bu şefaatin üçte biri verilmiş, on dördüncü gecesi yine niyaz etmiş, üçte biri daha verilmiş, on beşinci gece gene niyaz etmiş ve bu gece şefaatin tamamı ihsan buyrulmuştur. Ancak Allah Teâlâ'nın emirlerinden devenin ürküp kaçtığı gibi kaçıp uzaklaşanlar, bu şefaatten mahrum kalacaklardır.(12)

Peygamberimiz, Şaban ayının ekseriyetini, bazen de tamamını oruçlu geçirirdi.

Peygamberimiz'in Şaban ayında çok oruç tutması, ameller Allah Teâlâ'ya o ayda arz olduğu içindir. Çünkü Üsame b. Zeyd diyor ki:–Yâ Resûlallah! Şaban ayında tuttuğun kadar başka aylarda oruç tuttuğunu göremiyorum (sebebi nedir?), dedim. Peygamberimiz de:–Bu (Şaban ayı), Receb'le Ramazan arasında insanların gaflet ettikleri bir aydır. Halbuki o (yani Şaban ayı), amellerin Rabbülalemin'e yükseltildiği bir aydır. Ben, oruçlu olduğum hâlde amelimin yükseltilmesini seviyorum, istiyorum, buyurdu.(13)Hz. Aişe validemizden rivayet edilen bir hadis–i şerifte Peygamberimiz bunun diğer bir sebebini şöyle izah buyurmuşlardır: Hz. Aişe diyor ki: Resûlullah Şa'ban ayının tamamında oruç tutardı. Ona dedim ki:–Yâ Resûlallah! Oruç tutmanda, sana ayların en sevimlisi Şa'ban'dır (değil mi?). Şöyle buyurdu:–(Evet). Çünkü Allah Teâlâ, o sene ölecek olan kimselerin hepsi(nin isimleri)ni o ayda yazar. Ben de, oruçlu olduğum hâlde ecelimin gelmesini seviyorum.(14)

MÜBAREK BERAT GECESİNİNDuaların Kabul Edildiği bir gece olduğu şuuru ve idrakiiçerisinde şöylece ihya etmeye çalışalım:

1– GECEYİ ORUÇLA KARŞILAMAKGeceyi oruçlu olarak karşılamak, geceyi ibadetle geçirmek ve ertesi gün yani Berat günü oruç tutmak. Hazreti Ali'den rivayete göre Peygamberimiz şöyle buyurmuşlardır:"Şaban ayının yarısı yani Berat gecesi olduğu zaman kalkınız, o geceyi ibadetle geçiriniz, gündüzünde de oruç tutunuz..."(15) Binaenaleyh Şaban ayının 14 ve 15. gündüzünü oruçlu geçirmeliyiz.

2– YASİN–İ ŞERİF VE DUAİftarımızı yapıp Allah Teâlâ'ya şükrettikten ve akşam namazından sonra, üç defa Yasin–i Şerif okunacaktır. Her Yasin'den sonra çokça dua edilmelidir.

3– BOL NAMAZ KILMAK. Bu geceyi namaz kılarak ibadetle geçirmenin sevabı çok büyüktür. Berat gecesi ve gündüzündeki namazları cemaatle kılmaya son derece gayret göstermelidir. Bu gecede ibadet etmenin ve nafile namaz kılmanın çok sevabı vardır. Fakat Berat gecesine mahsus, şekli muayyen ve kılınması sünnet olan bir namaz yoktur. Bu gece kılınacak olan nafile namazına: "Salatu'l–hayır=hayır namazı" denilmiştir ki, birçok rivayette yüz rekâttır. Her rekâtında Fatiha'dan sonra on İhlâs okumak ve iki rekâtta bir selâm vermek sûretiyle yüz rekât kılınır. Ya da her rekâtında Fatiha'dan sonra yüz İhlâs okumak sûretiyle on rekât da kılınabilir. Toplamı bin İhlâs eder. Bu namazın bereketi, uğuru her tarafa yayılır. Bu namazın çok fazileti ve çok çok sevabı vardır. Hasan–ı Basrî (R.A.) şöyle demiştir: Otuz sahâbî bana haber verdi ki: "Bu gece bu namazı kılan kimseye Allah Teâlâ yetmiş kere rahmet nazarıyla bakar ve her bakışında yetmiş ihtiyacını giderir. En küçüğü günahlarını mağfiret etmesidir."(16)

4–TEVBE–İSTİĞFARBu mübarek gece kusur ve günahlarımızdan tevbe ve istiğfarda bulunmalıyız. En azından bir tesbih "Estağfirullah" demeliyiz. Çünkü Cenab–ı Hakk'ın bu gece ve gündüzündeki bu büyük rahmeti, mağfireti ve bağışlaması hiç şüphe yok ki ona talib ve lâyık olanlar içindir. Tevbe, vücudun bütün azalarının Cenab–ı Hakk'ın emrine dönmesi demektir. Sözü papağan da söyler, amma idrak etmeden söyler.

5– SALÂT–Ü SELÂM OKUMAK Peygamberimize hiç olmazsa bir salat–ü selâm okumalıyız. Can–ı gönülden, "es–salâtü ve's–selamü aleyke ya Resûlallah" demeliyiz

.6– KUR'AN–I KERİM OKUMALI, DİNLENİLMELİ. Peygamberimizin, ashabın, tâbiînin, diğer büyüklerimizin, meşayihimizin, akrabalarımızın özellikle analarımızın, babalarımızın ve hocalarımızın... Kısacası bütün Müslümanların ruhlarına Kur'an–ı Kerim okunmalıdır. Bir düşünelim! Bu akşam biz ölmüş olsaydık, kabirde olmuş olsaydık, bize akrabalarımız, yakınlarımız, dostlarımız tarafından ne yapılmasını beklerdik? Biz de aynısını yapalım ki bize de arkamızdan gelenler yapsınlar!…

7– BÜTÜN MÜSLÜMANLAR DUA ETMELİ Mağfiret–i ilâhiyyeye, maddî ve mânevî bütün hayırlara, bereketlere ve Berat'a nail olmaları, yeryüzünden zulüm ve küfrün kalkıp İslâm'ın hâkim olması için de içtenlikle bol bol dua edilmelidir.

8– BERAT GECESİ GÜNDÜZÜNDE KABİR ZİYARETİ:Mezarlar, yakınlarımızın kabirleri ziyaret edilmeli, ruhlarına Kur'an–ı Kerim okumalı, dua etmeli, onlar için de Allah Teâlâ'dan mağfiret dilemelidir.
9– BERAT GECESİ VE GÜNDÜZÜNDE YARDIM YAPILMALIFakir fukarayı, yetim ve kimsesizleri görüp gözetmek, ihtiyaç içerisinde kıvranan din kardeşlerimizin yardımlarına koşmak, onlara imkânlar ölçüsünce tasaddukta bulunmak, mutlaka yapmamız lâzım gelen bir husustur.
10– AİLEMİZİ SOHBET VE ONLARI BİLGİLENDİRMEMübarek diğer zamanlar, geceler gibi bu mübarek gece hakkında da aile efradımıza, özellikle çocuklarımıza lüzumlu bilgileri vermeli, mâna ve ehemmiyetini anlatmalı ve benimsetmeliyiz. Böylece onların da bu gecenin feyzinden istifade etmelerine vesile olalım.

BERATINIZI ALMAK DİLEĞİYLEBu duygu ve düşüncelerle bütün mü'minlerin Berat kandillerini tebrik ediyor, daha nice Berat gecelerine sıhhat ve afiyetle erişmemizi ve bu mübarek gecenin Rabbimizin istediği manada ihya edilmesini, değerlendirilmesini ve bu mübarek gecenin mü'minlerin mağfiret–i ilâhiyyeye nail olmalarına ve Berat almalarına; tüm İslâm âleminin birlik ve dirliğine, dünyanın pek çok yerinde haksızlığa ve saldırıya uğramış Müslüman kardeşlerimizin kurtuluşlarına, insanlığın hidayet ve barışına, huzur ve saadetine; dünyanın değişik bölgelerinde akan kan ve gözyaşının durmasına, maddî ve manevî hayırlara–bereketlere vesile olmasını Cenab–ı Hakk'tan dilerim. Allah Teâlâ cümlemizi, bu mübarek gecede beratını eline alan kullarından eylesin. Âmin

13 yorum:

Adsız dedi ki...

sevgili semanur kandilin mübarek olsun .Allah seni ve tüm sevdiklerini iki cahanda aziz etsin inşallah .selamalar hatice

akçahan dedi ki...

Teşekkürler Haticeciğim. Kandilinizi ailece kutlarım. Hayırlara vesile olması dileği ile.

Serra dedi ki...

Borçlarımızdan, ceza ve günahlarımızdan kurtulmak için bu gece dua edelim. Eller semaya kalkıp, yürekler bir atınca bu gece, gözler sevinç yaşlarıyla dolacak. Kandilin mübarek, duaların kabul olsun.
Selamlar.

Pinar dedi ki...

Bu bilgileri bizimle paylastiginiz icin cok tesekkurler! Ne kadar etkilendim zaten bir kismini biliyor olmama ragmen anlatamam. Sevgiler.

Adsız dedi ki...

Allah'ın rahmeti, bereketi sizinle olsun, gönül güneşiniz hiç solmasın,
yüzünüz aydın olsun, kabriniz nur dolsun, makamınız Firdevs, dualarınız
kabul olsun.
Kandiliniz kutlu olsun..

Adsız dedi ki...

Merhaba, kandilin mübarek olsun

ev perisi;) dedi ki...

Allah razı olsun Semenurcuğum verdiğin bilgiler için...
Senin de kandilin kutlu olsun...
Dualarda buluşmak dileğiyle...

Adsız dedi ki...

Semanur'cuğum senin ve ailenin kandiliniz mübarek olsun.Hepimizin duaları kabul olur inşaallah,sevgilerimle...

Adsız dedi ki...

Sofranız afiyetli, paranız bereketli, kararlarınız isabetli, yuvanız muhabbetli, kalbiniz merhametli, bedeniniz sıhhatli, yüzünüz mutlu, kandiliniz kutlu olsun hayırlı kandiller dilerim.Özge

Adsız dedi ki...

semanurcum nerelerdesin gelmene sevindim, geçmiş ama yinede kandilini kutlarım...

nisan dedi ki...

Dün uğrayamadım kusura bakma, umarım dilediğin gibi bir kandil geçirmişsindir, sevgiler...

Adsız dedi ki...

Hi,
May I point your attention to Obadiah Shoher's book, Samson Blinded: A Machiavellian Perspective on the Middle East Conflict?
Yahoo and Google banned the book's website from their ad programs for "unacceptable content," and Amazon deleted all reviews. The book, however, is only honest, and the measures suggested are only rational.
Shoher is a pen name for veteran politician. He dealt with antiterrorism issues for most of his career. The Samson Blinded dissects honestly the problems accumulated since the Jews returned to Palestine. Advocating political rationalism, it deplores both Jewish and Muslim myths, and argues for efficiency and separating politics from moralism.
Please download a copy from www.terrorismisrael.com
Being banned from Google, we depend on links to bring Shoher's message. May I ask you to link to us from your site?

Thank you,

Sheila

Adsız dedi ki...

Geçmiş Kandilinizi kutlarım
sevgilerimle