01 Eylül, 2009

SURİYE YOLUNDA- ANTEP BAKLAVASI

Posted by PicasaArkadaşlar Merhaba; Öncelikle hepinizin Ramazan Ayı'nı tebrik ediyor, hayırlara, mutluluklara, güzelliklere vesile olmasını diliyorum.

Hatırlayanlar bilir Suriye ziyareti sonrası alabildiğim yemek görüntülerini paylaşacağıma söz vermiştim. Yaz tatilinde aldığım Sivas ev eriştelerini, Ramazan sofralarını yazmadan, taslaklarımda bekleyen Suriye lezzetlerini paylaşmak istedim.
Sayfamı aşırı yoğunluktan böyle ağır-aksak sürdürmek beni üzüyor lakin, işler çok yoğun, Zeynep minicik bir prenses olunca hiçbir şey istediğim gibi olmuyor. Tatilde Kahramanmaraş ve Sivas'a gittim. İkisi de güzeldi amma yirmi gün boyunca hep pırıl pırıl bir güne uyandığım, (nemli memleketlerin puslu havasına alışamayanlar bilir) hiç terlemediğim, sabahın seherinde fırınlarından tel tel katmer, nar gibi susama bulanmış çörek, incecik tırnak pide ve lavaşların kokusunun serinliğe karıştığı ve artık her yönden bir büyükşehir havasına girmiş olan Sivas'ımızdan ayrı yaşadığım için daha bir üzüldüm. Dostlarla geçirdiğim gönül sohbetlerini, Selçuklu şaheserleri arasında dolaşırken iki adımda bir tanıdık simalarla karşılaşamı yad ederken bugün gözlerim doldu...

Sadede geleyim değil mi hani önce Suriye yemekleri idi? Suriye... Allah dostları, Küçük Cennet-ül Baki, yürek yarası Hz. Hüseyin, ehli beyt ve abeyinin başı kucağında Kufe'den Şam'a gelen dertli Seyyide Zeynep Validemiz...
Baklavalar Antep'te Sahan'da yemekten sonra gidilmişti.. Lezzetine kimsenin şüphesi olmayacağı düşüncesiyle fazla söze hacet yok diyorum. Diğer postlarda aldığım yemek görüntüleri olacak, ezan okundu, şimdi iftar sofrasına, hoşçakalın, afiyetle kalın efendim...

2 yorum:

Sena Çeyiz dedi ki...

çok severim.

buzlubadem dedi ki...

ufff bu ne, çok güzel görünüyor :)